Eskiden oldukça sağlıksız beslendiğini söyleyen ve çocukları doğduktan sonra birçok anne baba gibi her şeye daha özen göstererek etiketleri okumaya başladığını söyleyen Michelle Pfeiffer “Daha sonra Çevresel Çalışma Grubu’nun kozmetik veritabanı olan Skin Deep'e rastladım ve sonunda, ailem için en azından kişisel bakım konusunda daha güvenli seçenekler aramaya gidebileceğim bir yerdeydim” diyor.

Çevreye ve insan derisine belli zararlar vermesi kaçınılmaz parfümleri kullanmayı bıraktıktan sonra saf güzel bir koku bulmak için çalışmaya başladığını ve bunun nasıl zorlu bir süreç olduğunu ise şöyle anlatıyor:

“Parfümü seviyorum; ama kullanmayı bıraktım ve doğal alternatifler aramaya başladım. Bu güzel kokuları gerçekten özledim, ancak herhangi bir koku almayı bıraktım. Önce bir kozmetik şirketine gidip benimle bir şey geliştirmek isteyip istemediklerini sordum. Bu aradığım bir ürünse, onu arayan başka insanlar da olmalıydı. Birkaç toplantıya gittim ama herkes bana üç kafam varmış gibi bakıyordu. Bir şirket parabenleri sevdiklerini ve parabenlerin iyi olduğunu söyledi. Bu konuşma muhtemelen 2008’de oldu. Benim için gerçek bir çıkmazdı”.

“Yaklaşık üç yıl sonra, başka bir atış daha yapmaya karar verdim. Bana iki şey söylendi: Birincisi, bunu karışık yapıyorsun. Gerçekten bir cilt bakım hattı yapmalısın. İlk önce en zor alana girmeye çalışıyorsun ve başarısız olacaksın. İkincisi: Bu bileşen kısıtlamaları ile yapmak için belirlediğiniz koku türünü yapmanıza imkân yok”.

“Bunu yapacaksam, bir şekilde kendi başıma yapacağımı fark ettim. Kendi kimyagerimi, kendi parfümcümü bulup, belki de bağımsız olarak finanse etmeliydim. Bu noktada Çevresel Çalışma Grubu başkanı Ken Cook ile tanıştım. Ve gerçek öğrenme eğrisi o zaman başladı. Tamamen uçucu yağ olan bir şey yapacağımı düşünerek başladım. Sonra, EWG’nin en üst düzeyde güvenlik doğrulamasını elde edeceksem, bunu yapamayacağımı farkettim - nüfusun büyük bir kısmında uçucu yağlara alerjisi vardı.”

“Bir koku eviyle çalışmaya başladım, ancak yaklaşık bir yıl çalıştıktan sonra, malzemelerle % 100 şeffaf olmaya istekli değillerdi. Bu yüzden uzaklaşmak zorunda kaldım. Sonra parfüm grubu IFF, International Flavours & Fragrances ile tanıştım. Cradle to Cradle ile zaten bazı çalışmalar yapıyorlardı, bu yüzden bir ürünün sürdürülebilirliğini değerlendiren sertifikayı aldım. Yol boyunca çok fazla zaman harcadık, çünkü çok zordu. Fakat onlar gerçekten mücadeleye girdi.”

“Ben tüm bu süreci sevdim. Kafam çokça karıştı ama gerçekten heyecan vericiydi. Ancak bir isim bulamamıştık. Ben de bu işin oluşumuna geri döndüm. Ve çocuklarımla başladı. Her zaman göbek adlarını sevdim ve bu yüzden de düşündüm ki: Henry Rose. Bir dizi insan da bunu önerdi. İsim de olması gerektiği gibi geldi. Bu çocuklarımı korumakla başladı ve nihayetinde kendimi onlarla korumaya başladım.”